1890'larda Londra'da yaşayan bir bilim insanı yaptığı bir makineyle
geleceğe, 802,701 yılına gider. Bu seyahatte gördüklerini dönüşte
arkadaşlarına anlatır. Bilimsel ve teknolojik gelişmelerin insanlığa gelecekte
Altın Çağ'ı yaşatacağına dair düşüncelerin çok güçlü olduğu bir dönemde,
kapitalizmin yarattığı toplumsal sınıf ayrımları ekseninde gelişecek
teknolojinin uygarlığı yok edecek bir potansiyele sahip olduğu düşüncesiyle
yazılmıştır elinizdeki kitap. Bilimkurgunun yazınsal bir tür olarak ortaya
çıkışında Zaman Makinesi'nin çok büyük bir etkisi vardır. Günümüzde insanoğlunun
tartıştığı iklim felaketleri, gezegenin ve hatta galaksinin geleceği ile ilgili
sorunlara çok önceden değinen bir başyapıttır ve bu yönüyle hâlâ günceldir.
Hepimiz gördük kumanda kolunun döndüğünü
İşin içinde hiçbir şekilde hile olmadığından en küçük bir kuşkum yok. Hafif
bir rüzgâr oluştu, lambanın alevi oynaştı. Şömine rafının üstündeki mumlardan
biri söndü ve küçük makine birden ekseni çevresinde döndü, bulanık-laştı, bir
anda hafifçe parıldayan, pirinçle fildişinden bir hayaleti andıran bir burgaca
dönüştü ve gitti kayboldu! Masanın üstünde sadece lamba vardı.